Capitaes de Abril: Dikta Rejimine Karşı Kansız Darbe

Portekiz’in 1932’den 1968’e kadar başbakanlığını yapan Antonio de Oliveira Salazar farklı bir tip diktatördü. Hiç devlet başkanı olmadı. Orduyu, polisi, gizli servisi amaçları için kullandı ancak malum kişi gibi “başkanlık” hayalleri kurmadı. Komunizm, sosyalizm, anarşizm ve hatta liberalizme karşı bitmeyen nefretiyle tanınıyordu. Portekiz’in Angola ve Mozambik’teki katliamlarını “Geri kalmış ülkelere uygarlık götürüyoruz” şeklinde tanımlayacak kadar faşist görüşlere sahipti. “Portekiz ekonomisini krizlerden kurtardı” gibi tezlerle savunulsa da, sola, bilime, üniversitelere uyguladığı baskı Portekiz’i uzun vadede diğer Avrupa ülkelerinden çok geride bıraktı.

Salazar’ı diğer birçok diktatörden ayıran bir diğer özellik ise kurduğu “Estado Novo” (Yeni Devlet) rejiminin yıkılışına gözleriyle tanık olmamasıydı. 1970’de öldü, Portekiz halkı ise Salazar’ın gölgesinden kurtulmak için 4 yıl daha bekledi. Salazar’ın anayasasının yazarı ve en yakın dostu Marcelo Caetano 1974 yılında Revolução dos Cravos (Karanfil Devrimi) ile devrildi.
capitaes abril
Capitaes de Abril, diktatörlüğün sol görüşlü askerler tarafından nasıl devrildiğini, süreçteki tüm önemli olayları neredeyse bir belgesel gibi anlatarak öyküsünü oluşturan bir film. Yönetmen koltuğunda aktris Maria de Mederios, başrolde de Ferzan Özpetek filmlerinden tanıdığımız Stefano Accorsi bulunuyor.
Film, Portekiz sömürgelerindeki görüntülerle başlıyor ve daha sonra hikayesini ana karakterleri tanıtarak aktarmaya başlıyor. Darbenin başlamasına kadar geçen süreçte kışlalardaki yaşamı izlemeye başlıyoruz. Ardından düşük rütbeli subayların, generallerine kafa tutmaya başlamasına ve teker teker görevden almalarını izlemeye başlıyoruz. Bu bölüme kadar olan sürede Mederios sık sık bol dialoglu bölümler oluşturarak o dönemki politik durumu filmin kahramanlarının ağzından anlatmayı seçmiş. Böylece Portekiz’in yakın tarihine yabancı olan izleyiciyi de eğitmeyi amaçlamış.

capitaes abril2

Filmin ikinci bölümü ise Karanfil Devrimi’nin Portekiz tarihine geçen gerçek ayrıntılarıyla akıp giden, çoğu zaman gülümseten bir şekilde ilerliyor. Devlet radyosundan o yıl Portekiz’i temsil eden şarkının yayınlanmasıyla ilk sinyali, ardından da radyoda yayınlanmasına asla izin verilmeyen komunist şarkıcı Zeca Afonso’nun “Grândola, Vila Morena”nın yayınlanmasıyla ikinci sinyali alan devrimci askerler harekete geçiyorlar.

6 saat içinde meclisin ve hükümet binalarının kapılarına sokaklarda kırmızı ışıklarda durarak, tüfeklerinin ucuna karanfiller takarak dayanan askerler Salazar rejimini yok etmeyi başarıyorlar. Tüm olayları Yüzbaşı Salgueiro Maia’nın gözlerinden ve yaşadıklarından aktaran Medeiros, Karanfil Devrimi’ni gerçekten yaşamış bu askerle nesneleştirmiş. Asker özelliklerini pek taşımayan demokrat ve insancıl yönleriyle öne çıkan Maia, zaten gerçek hayatta da devrimden sonra kendisine önerilen tüm terfileri reddetmiş.

capitaes abril3

Film, Karanfil Devrimi’nin tüm coşkusuna rağmen rejimin farklı şekillerde yeniden dirilmesini, ihtilalin Salazar rejimini devirmesine rağmen hayal ettiği özgür-demokratik ülkeyi kurmak için daha beklemesi gerektiğini anlatan bölümlerle sona eriyor.

Portekiz’de 1974’te neler yaşandığını öğrenmek, Avrupa tarihinin en neşeli ve kansız ihtilallerden birini bir belgesel gibi izlemek istiyorsanız kaçırmamanız gereken bir film.

Yorum Gönderin