In Search Of A Midnight Kiss

midnight-kiss.jpg

Bağımsız bir film. Konu bağımsız, oyuncular bağımsız, filmin yaşatttığı keyifse tam anlamıyla bir bağımsız.

Siyah-beyaz kareler, siyah beyaz insanlar. Filmlerde hiç göremediğimiz kadar dingin bir Los Angeles. Hepsi denizin üstünde kaybolup giden martı kırılganlığında. Tek bir gün. Birden fazla çift. Tonlarca yalnız insan, tonlarca yalnız ayakkabı. Diğer eşini bulamayan, birbirini arayan, bulduğu zaman da kaybeden tonlarca ayakkabı.

Yalnızlık, aramak, bulduğunu hissetmek ama sonra kaybetmek. Sanırım insanı direkt damardan etkileyen şeyler. Koca kentlerde, milyonlarca insanla beraber, sürekli bir yerlere koştururken, aklımızda bir sürü şey uçuşurken, zihnimiz sürekli alacalıyken, kaçırıveriyoruz hayata dair çoğu şeyi. Elimizde kalansa evimizdeki duvarlarımız ve yanımızdan ayrılmayan yalnızlığımız oluyor. Biz de bir şarkı dinlemeye başlıyoruz ya da bir kitap alıyoruz elimize hiç olmadı gözlerimizi kapatıyor, yatağa uzanıyor ve yalnızlığı dinliyoruz.

Şehirler farklı, insanlar farklı ama bu gezegende yaşanan yalnızlıklar aynı. Herkes hayatının bir noktasında kokluyor yalnızlığı…

In Search of a Midnight Kiss bir an olsun kırılganlığını, gerçekliğini, sadeliğini ve etkileyiciliğini kaybetmiyor. Üstelik bunu olağan yalınlığıyla başarıyor. Karakterler boylarından büyük, dakikalardan uzun tiradlarla bizi kendilerine hayran bırakmıyorlar. Dünyamızı aşan düşleriyle zihnimizi karıştırmıyorlar. Bizler ne kadar çaresizsek, onlar da bir o kadar gerçek bir şekilde -sadece- yaşamaya çalışıyorlar.

Gün bitiyor, yıl bitiyor, uğur böceği uçuyor, dilekler gerçekleşiyor; gece yarısı öpücüğü yakalanıyor. İki yalnız ruh bir günlüğüne de olsa birbirini buluyor. Dakikalar akıyor, zaman geçiyor. Önce saat 6 olmasın istiyoruz, sonra sabah olmasın… karanlığa değil hasretimiz ama biliyoruz sabah olunca uyanılır düşlerden… ama gerçekliğin çıplaklığı kendini koyvermiyor ve ne olması gerekiyorsa o oluyor.

Film leziz ama abartısız bir tatla nihayete eriyor. En güzel olan bu siyah-beyaz filmin hikayesinin sonunda ne olduğunu, yönetmen, senarist değil;
sadece siz biliyorsunuz.

3 yorum

Yorum Gönderin