2016 yılında başlıktan da anlayacağınız üzere bir dizi Edebiyat Uyarlaması Filmler ve Diziler ile karşılaşacağız. Edebiyat ile sinemanın ilişkisi bu yıl da gücünü koruyarak, belki de katlayarak devam edecek. Aşağıda listelediğim ve yorumladığım filmleri düşününce kalp atışlarım hızlanıyor, filmleri merakla bekliyorum doğrusu ama çevrilmeyen pek çok kitabın da dilimize kazandırılmasını umuyorum. Zira bana göre film uyarlamaları genelde temel aldıkları romanın/öykünün gerisinde kalıyor. O yüzden filmler kadar kitapları da merakla bekliyorum. Lafı uzatmayalım ve bu yıl karşımıza çıkacak edebiyat uyarlamalarını listeleyelim.
Mal de Pierres: Başrollerini Marion Cotillard, Louis Garrel ve Alex Brendemühl’ün paylaştığı, aktris/yönetmen Nicole Garcia’nın yönettiği “Mal de Pierres”, Milena Agus’ın kaleme aldığı aynı adlı romandan uyarlandı. Roman özgür ruhlu bir kadın olan Gabrielle’in (Cotillard) sevmediği bir adamla (Brendemühl) evlenmesi ve daha sonra genç bir adama (Garrel) âşık olmasını konu alıyor. Gabrielle’in hayatının yirmi yılına odaklanılıyor. Bu roman yazara şöhreti ve beraberinde üç önemli ödülü (Strega, Campiello ve Stresa di Narrativa) getirmişti. Ne yazık ki yazarın en bilinen kitabı olan “Mal de Pierres” dilimize henüz kazandırılmadı. Kitabın bu yıl çevrilmesini umuyoruz. Filmin çekimleri ise 2015’in sonbaharında tamamlanmıştı. Cannes’da gösterilme ihtimali var.
Story of Your Life: 2015’te “Sicario” filmiyle karşımıza çıkan yetenekli yönetmen Denis Villeneuve bu yıl karşımıza bilim kurgu/aksiyon türünde bir filmle, “Story of Your Life” ile çıkacak. Amy Adams, Jeremy Renner, Forest Whitaker ve Michael Stuhlbarg’ın rol aldıkları bu bilim kurgu filmi, Eric Heisserer’in aynı adlı öyküsünden uyarlandı. Yazarın bu romanı bilim kurgu türündeki eserlere verilen en büyük ödüllerden ikisini, Nebula ve Hugo’yu kazandı. Öyküde uzaylıların insanlarla iletişim kurmaları işleniyor. Uzaylılar konusunda uzman olan Dr. Louise Banks (Adams) Amerikan hükümeti tarafından işe alınır. Banks uzaylıların dilini çözmeye, iletişimi devam ettirmeye çalışır. Filmin çekimleri 2015’in sonbaharında tamamlandı. Ne yazık ki bu roman da dilimize çevrilmedi.
Nocturnal Animals: Modacı Tom Ford uzun bir aradan sonra setlere döndü ve ikinci filmi olan “Nocturnal Animals”ı çekti. Bu yılın ödül sezonunda adından söz ettirmesi muhtemel filmlerinden olan “Nocturnal Animals”ın kadrosu yetenekli isimlerden oluşuyor: Amy Adams, Jake Gyllenhaal, Armie Hammer, Michael Shannon, Aaron Taylor Johnson, Isla Fisher. Çekimleri tamamlanan film rahmetli yazar Austin Wright’ın “Tony and Susan” adlı eserinden uyarlandı. Öykü içinde öykü olarak kurgulanan “Tony and Susan”da Susan’ın yirmi yıldır görmediği Edward’tan bir senaryo aldıktan sonraki haletiruhiyesi, Edward’la ilgili düşünceleri ve senaryoyu yorumlaması işlenir. Kitapla ilgili daha fazla bilgi isteyenler şu yazıya bakabilir (yazı spoiler içeriyor). Bu eser de dilimize çevrilmedi.
The Zookeeper’s Wife: Bir ödül sezonu kahrolası Nazileri anlatan bir film olmadan olur mu? Hollywood’a göre olmaz. İşte “The Zookeper’s Wife” bu yılın ödül sezonu için hazırlanan Nazi temalı filmi. Niki Caro’nun yönettiği filmde Jessica Chastain, Johan Heldenbergh (“Broken Circle Breakdown”) ve pek çok Nazi filminde gördüğümüz Alman aktör Daniel Brühl rol aldılar. Film, Diane Ackerman’ın yazdığı aynı adlı romandan uyarlandı. Gerçeklerden beslenen bu kitap, Yahudi Katliamı sırasında Yahudi bir aileyi hayvanat bahçelerindeki kafeslerde Nazilerden saklayan bir çifti (Chastain ve Heldenbergh) anlatıyor. Bu kitap da henüz dilimize çevrilmedi.
Alice Through the Looking Glass: Tim Burton’ın perdeye taşıdığı “Alice in Wonderland” ikinci filmle aynı kadroyla yakında perdelere dönecek. Burton’ın bu kez yapımcılıkla yetindiği bu ikinci filmi James Bobin yönetti. Kadroya Sacha Baron Cohen ve Andrew Scott dahil olmuşlardı. İlk filmin sonunda iş kadınına dönüşen Alice (Mia Wasikowska) bu kez Zaman adındaki bir çılgınla (Cohen) mücadele edecek ve Çılgın Şapkacı’yı (Johnny Depp) kurtarmaya çalışacak. Film 27 Mayıs’ta gösterime girecek.
HHHH: Fransız yönetmen Cedric Jimenez’in çekimlerine devam ettiği “HHHH” bu yılın Nazi filmlerinden. Laurent Binet’in kaleme aldığı aynı adlı romandan uyarlanan filmin başrolleri Jason Clarke, Rosamund Pike, Mia Wasikowska, Jack O’Connel’a teslim edilmişti. Dilimize kazandırılmayan roman, Anthropoid Operasyonu’na, yani milyonlarca Yahudinin ölümünden sorumlu olan Reinhard Heydrich’in (Clarke) suikastına odaklanıyor. Aynı konuyu bu yıl Cillian Murphy ve Jamie Dornan’lı “Anthropoid”te de izleyeceğimizi notlarımıza ekleyelim.
The Girl on the Train: Steven Spielberg’in yapımcılığını, Tate Taylor’ın (“The Help”) yönetmenliğini üstlendiği bu filmin başrolleri Emily Blunt, Rebecca Ferguson, Edgar Ramirez, Haley Bennett, Luke Evans, Justin Theroux ve Laura Prepon’a teslim edildi. Film, Paula Hawkins’in aynı adlı romanından uyarlandı. Kitap, Rachel’ın (Blunt) mükemmel bir çift olduğunu sandığı bir çiftin başına gelenlerden sonra hayatlarına dahil olmaya karar vermesini konu ediniyor. Farklı karakterlerin bakış açıları kullanılarak kurgulanan romanın uyarlamasını 7 Ekim’de izleyeceğiz. Kitap dilimize “Trendeki Kız” adıyla çevrildi.
War Machine: David Michod’ın çektiği “War Machine” bir Netflix/Plan B ortak yapımı. Brad Pitt’in yapımcılığını ve başrolünü üstlendiği film, Michael Hastings’in aynı adlı kitabından uyarlandı. Hastings bu eserinde Amerika’nın Afganistan’la savaşını hicvediyor. Merkeze bir komutanı (Pitt) koyan Hastings onun savaş için yaptığı kampanyaya odaklanıyor. Ne yazık ki bu eser de henüz dilimize çevrilmedi.
The Light Between Oceans: M. L. Steadman’ın kaleme aldığı bu roman, Isabel ile savaş gazisi Tom’ın aşklarına ve bir deniz fenerinde yaşarlarken bir bebek bulmalarından sonra değişen yaşamlarına odaklanıyor. Romanı perdeye Derek Cianfrance uyarladı. Merakla beklediğimiz uyarlamanın başrollerinde 2015’e damgasını vurup Oscar adaylıkları da alan Alicia Vikander (Isabel) ve sevgilisi Michael Fassbender (Tom) yer alıyorlar. İkiliye Rachel Weisz eşlik etti. Kitap dilimize “Okyanuslar Arasındaki Işık” adıyla çevrildi.
Silence: Martin Scorsese ’90’lardan beri kotarmaya çalıştığı ama finansman sorunları yüzünden bir türlü çekemediği rüya projesi “Silence”ı sonunda 2015’te perdeye taşıyabildi. “Silence”, Shusaku Endo’nun kaleme aldığı aynı adlı romandan uyarlandı. Roman, 17.yüzyılda üç rahibin Japonya’da Hıristiyanlığı yaymaya çalışırken yaşadıkları zorluklara odaklanıyor. Uyarlamanın başrolleri Andrew Garfield, Adam Driver, Liam Neeson ve Ciaran Hinds’e teslim edilmişti. Kitap ne yazık ki dilimize çevrilmedi.
Tulip Fever: Justin Chadwick’in 2015’te gösterime hazır hale getirdiği “Tulip Fever”ın gösterimi bu yıla bırakılmıştı. Filmin başrollerinde Alicia Vikander, Christoph Waltz, Judi Dench, Jack O’Connell, Cara Delevingne, Dane DeHaan, Tom Hollander ve Zach Galifianakis’i izleyeceğiz. “Lale Çılgınlığı” adıyla dilimize kazandırılan bu roman, 17. yüzyılda lale ticaretiyle zengin olan Cornelis’le (Waltz) evli olan Sophia’nın (Vikander) kocasının isteği ile bir ressama portre için poz vermesini konu alıyor. Portre çizilirken ressamla Sophia birbirlerine âşık olurlar, olaylar gelişir.
The Secret Scripture: Usta yönetmen Jim Sheridan’ın çektiği “The Secret Scripture”ın başrollerinde Rooney Mara, Vanessa Redgrave, Eric Bana ve Theo James’i izleyeceğiz. Film, Sebastian Barry’nin aynı adlı romanından uyarlandı. Kitap, yaşlı Roseanne’in hastaneye kaldırıldıktan sonra doktoruna gençliğini ve İrlanda’nın onu nasıl değiştirdiğini, yaşadığı zorlukları anlatmasına odaklanıyor. Roseanne’in yaşlı haline Redgrave, genç haline ise Mara hayat verdi. Bu kitap da henüz çevrilmedi.
The Circle: Çektiği filmlerle adından söz ettiren genç/yetenekli yönetmen James Ponsoldt kariyerine “The Circle” uyarlamasıyla devam ediyor. Dave Eggers’ın kaleme aldığı aynı adlı romandan uyarlanan filmin başrolleri Tom Hanks ve Emma Watson’a teslim edilmişti. Distopya türündeki kitabın konusu şu: Mae (Watson), Daire adındaki büyük bir şirket tarafından işe alınınca çok sevinir. Önceleri buradan zevk alır ama sonra işler değişir. Çünkü “kişisel bilgi, hırsızlıktır” gibi bir slogana sahip olan Daire’nin her şeyi kaydedip yayınladığını öğrenir. Mae bu şeffaflıktan hoşlanmaz ve Daire ile mücadele etmeye başlar. Yılın umut vaat eden distopyalarından. Klişeyi tekrarlayalım: Kitap dilimize çevrilmedi.
A Hologram for the King: Tom Hanks’i bu yıl iki Dave Eggers uyarlamasında izleyeceğiz. Bir diğeri de bu uyarlama. Hanks’i “Cloud Atlas”ta yöneten adaşı Tom Tykwer’ın yönettiği bu filmde aktöre adaşı Tom Skerritt ve “The Duke of Burgundy”nin yıldızı, Hanks’le “Inferno”da da çalışan Sidse Babett Knudsen eşlik ettiler. Film, Amerika’da iflas eden bir iş adamının (Hanks) Arabistan’a gidip fikirlerini satmaya çalışmasını konu alıyor. Amerikan rüyasıyla dalgasını geçen bu roman, “The Circle”ın aksine dilimize çevrildi (“Kral İçin Hologram”).
The Wizard of Lies: Dolandırıcı, hırsız Bernard Madoff’ın hayatını konu alan bir film. Filmi Barry Levinson, HBO kanalı için çekti. Film, aynı adlı kurgusal olmayan kitaptan uyarlandı. Dolandırıcı Bernie’ye Robert De Niro, eşine Michelle Pfeiffer, kızına Kristen Connolly can verdiler. Diana Henriques’in kaleme aldığı kitap henüz dilimize çevrilmedi.
American Pastoral: Hollywood usta yazar Philip Roth’un kitaplarını bir bir çeviriyor. Bu yıl izleyeceğimiz uyarlamalarından bir tanesi de “American Pastoral”. On yıldır çekilmeye çalışılan film sonunda 2015’te çekilebilmişti. Filmi Ewan McGregor yönetti. Başrolde McGregor’a Jennifer Connelly, Dakota Fanning, David Strathairn eşlik ettiler. Dilimize “Pastoral Amerika” adıyla çevrilen bu kitap, Sarı Kafa lakaplı Seymour’ın çocukluğuna, gençliğine ve yetişkinliğine odaklanırken Amerika’nın bir döneminin portresini çıkarıyor.
The Body Artist: Çekimlerine geçtiğimiz ay başlanan “The Body Artist” yazar Don DeLillo’nun aynı adlı romanından uyarlanıyor. Filmi Benoit Jacquot yönetiyor, Mathieu Amalric ile Jeanne Balibar başrollerini üstleniyorlar. “Beden Sanatçısı” adıyla dilimize kazandırılan bu romanın konusu şu: Rey (Amalric) ile sıradan evliliğine devam eden Lauren (Balibar) bir beden sanatçısıdır. Bir gün kocası intihar edecek, Lauren de bu acıyla başa çıkmaya çalışacak. DeLillo’nun kitapları için uyarlanmaları zor kitaplar denir. David Cronenberg “Cosmopolis” ile bu yargıya kırmaya çalışmıştı. Bakalım Jacquot nasıl bir performans ortaya koyacak.
A Monster Calls: Patrick Ness bu bol ödüllü romanının merkezine on üç yaşındaki Conor’ı koyuyor. Yalnız bir çocuk olan Conor’ın korkularına, hasta annesiyle ilişkisine ve hiç beklemediği bir anda ortaya çıkan bir canavarla arkadaşlıklarına odaklanıyor. Roman dilimize “Canavarın Çağrısı” adıyla uyarlandı. Uyarlamayı J. A. Bayona yönetti. Başroller ise Sigourney Weaver, Liam Neeson, Felicity Jones ve çiçeği burnunda çocuk oyuncu Lewis MacDougall’a teslim edildi. Film ekim ayında gösterime girecek.
The BFG: Canavar ve arkadaşlık derken hemen “The BFG” uyarlamasından bahsetmemek olmaz. Steven Spielberg’in “Bridge of Spies”ı tamamlar tamamlamaz çekimlerine başladığı bu Disney filmi aynı adlı Roald Dahl öyküsünden uyarlandı. Dahl’ın çocuklar için kaleme aldığı öykü bir yetimhanede yaşayan bir kızla yaşlı bir devin arkadaşlığına odaklanıyor. Eser, ’89 yılında da animasyon olarak uyarlanmıştı. Filmin başrollerinde Rebecca Hall, Jemaine Clement, Mark Rylance, Bill Hader ve Ruby Barnhill’i izleyeceğiz. Eser dilimize “Koca Sevimli Dev” adıyla çevrildi.
Miss Peregrine’s Home for Peculiar Children: Son zamanlarda pek de iyi filmlere imzasını atamayan Tim Burton bir kez daha çocuklar için kaleme alınan bir roman uyarlamasıyla karşımıza çıkacak. Burton bu kez Ransom Riggs’in kitabını uyarladı. Dilimize “Bayan Peregrine’nin Tuhaf Çocukları” adıyla çevrilen bu roman, gizemli bir adada terkedilmiş bir yetimhanede yaşayan çocukları ve yetimhaneyi keşfeden Jacob’ı anlatıyor. Filmin başrollerinde Eva Green, Samuel L. Jackson, Terence Stamp, Judi Dench, Asa Butterfield yer alıyorlar. Film 25 Aralık’ta gösterime girecek.
Queen of Katwe: Disney yapımı bir film. Filmi Mira Nair çekti. Başrolde Lupita Nyong’o ve David Oyelowo yer alıyorlar. Tim Crothers’ın aynı adlı kitabından uyarlanan “Queen of Katwe” Ugandalı Harriet’in (Nyong’o) satranç yarışmalarına katılıp şampiyon olmasını konu ediniyor. Tahmin edileceği üzere kitap gerçek bir kişiyi anlatıyor. Kitap henüz dilimize çevrilmedi.
Billy Lynn’s Long Halftime Walk: Irak Savaşı’ndan dönen askerlerin haletiruhiyelerini, Amerikan halkının bu askerlere bakışını, hükümetin bu askerlerden yararlanmaya devam etmesini konu edinip Amerika’yı eleştiren “Billy Lynn’s Long Halftime Walk” adlı roman 2015’te Ang Lee tarafından sinemaya uyarlanmıştı. Gösterime hazır halde olan bu filmi 11 kasımda üç boyutlu olarak izleyeceğiz. Filmin başrolleri Garrett Hedlund, Vin Diesel, Kristen Stewart, Steve Martin, Chris Tucker’a teslim edilmişti. Kitap dilimize “Bana Kahraman Olduğum Söylendi” adıyla çevrildi.
The Handmaid: Chan Wook Park 2014-15 yıllarında Sarah Waters’ın “The Fingersmith” adlı romanını okudu, çok beğendi, daha sonra haklarını satın aldı, senaryosunu yazdı ve Kore’de çekimlere başladı. “The Handmaid” adını verdiği bu filmi bu yıl festivalleri dolaşmaya başlayacak. Roman, Victoria İngilteresi’nde geçer ve birbirlerine âşık olan iki kadının ilişkisini anlatır. Yönetmen öyküyü Kore’ye uyarladı. Kitap dilimize “Ustaparmak” adıyla çevrildi. Kitabı bulamazsanız kitaptan uyarlanan mini diziyi izleyebilirsiniz.
Lost City of Z: James Gray şükür ki “The Immigrant”tan sonra arayı açmadı ve bir süre sonra “Lost City of Z”nin çekimlerine başladı. Gelen haberlere göre çekimler tamamlanmış. Bir aksilik çıkmazsa filmi bu yıl izleyeceğiz. Gray filmini David Grann’ın kaleme aldığı romandan uyarladı. Grann bu romanında 1925 yılında Amazon’da medeniyeti araştıran kaşif Percy Fawcett’ın kaybolmasına odaklanıyor. Fawcett’tan haber alamayan İngiliz bilim adamları onu aramak üzere yola çıkarlar, olaylar gelişir. Filmin başrollerinde Charlie Hunnam, Robert Pattinson, Sienna Miller yer alıyorlar. Ne yazık ki bu roman da dilimize çevrilmedi.
Our Kind of Traitor: Hüseyin (Hossein) Amini’nin (“Drive”) kaleme aldığı “Our Kind of Traitor” filmini Susanna White çekti. Amini bu casus gerilimini türün uzmanı John le Carre’nin aynı adlı romanını temel alarak kaleme almıştı. Kitap Rus mafyasıyla İngiliz istihbarat servisi arasındaki mücadeleye odaklanıyor. İngiltere’de 6 mayısta gösterime girecek “Our Kind of Traitor”ın başrolleri Ewan McGregor, Damian Lewis, Stellan Skarsgard, Naomie Harris’e teslim edilmişti. Kitap dilimize “Hain” adıyla çevrildi.
Jack Reacher: Never Go Back: “Jack Reacher” gişede bekleneni veremese de Tom Cruise zor da olsa Paramount’tan ikinci film için bütçe kapmayı başarmıştı. Cruise ikinci filmde “The Last Samurai”ın yönetmeni Edward Zwick’le çalışmayı uygun gördü. Ona Cobie Smulders ve Aldis Hodge eşlik ediyorlar. Film, Reacher’ın on altı yaşındaki birisinin cinayetiyle suçlanmasına ve failleri bulmaya çalışmasına odaklanıyor. Film, Lee Child’ın 18. Jack Reacher kitabı olan “Never Go Back”ten uyarlandı. Kitap dilimize çevrilmedi.
Inferno: Sony ilginçtir Dan Brown’ın 3. kitabı olan “The Lost Symbol”u uyarlamadan 4. kitap “Inferno”yu çektirdi. Gelen haberlere göre “The Lost Symbol” da çekilecek ama önce “Inferno”yu izleyeceğiz. “Cehennem” adıyla ülkemizde satışa sunulan bu romanın sinema uyarlamasının ekibi korundu. Başrol gene Tom Hanks’in, yönetmenlik gene Ron Howard’ın. Hanks’e Felicity Jones, Ben Foster, Irffan Khan, Omar Sy eşlik ettiler. 14 Ekim’de gösterime girecek “Inferno” başından vurulduktan sonra hayatta kalmayı başaran ama başından vurulduğunu ve hastaneye gelişini hatırlamayan Robert Langdon’ın ipuçlarını takip ederek korkunç bir senaryoyu keşfetmesini konu alıyor.
The Salesman: Etkileyici “Le Passe”den sonra Asghar Farhadi karşımıza bir tiyatro oyunun uyarlaması olan “The Salesman” ile çıkacak. Farhadi merakla beklenen bu yeni filmini usta yazar Arthur Miller’ın “Death of the Salesman” adlı oyunundan memleketi İran’a uyarladı. Ülkemizde “Satıcının Ölümü” adıyla kitaplaştırılıp satışa çıkarılan bu oyun, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra ekonomik ortamdan etkilenen Willy’nin intihar etmesini konu alıyor. Kapitalizmi eleştirien bu oyun sahnelendikten sonra Miller ve yönetmen Elia Kazan’a Tony ödüllerini kazandırmıştı. Bakalım Farhadi’nin uyarlaması nasıl olacak.