-
Her Şeyi Bitirmek İstiyorum!
Charlie Kaufman’ın 2020 filmi I’m Thinking of Ending Things insanın zihninde demlendikçe değer kazanan bir eser.
-
My Neighbor Totoro: Çocuklar ve Hayal Güçleri
Simge Üngör, Totoro’nun öne çıkan ve farklı yönleriyle ele aldı.
-
Elysium: Böyle Cennet Olmaz Olsun
Simge Üngör, Neil Blomkamp’ın yeni filmi Elysium’u yazdı.
-
Aydın Ilgaz Röportajı: Sinema Tarihimizin Önemli Bir Filminde Farklı Bir Tanıklık
Yazarlarımızdan Simge Üngör, Tony Curtis, Charles Bronson ve Fikret Hakan’lı Paralı Askerler’de oynayan Aydın Ilgaz’ın anılarını aktarıyor.
-
Flight: Ağır Eleştirilemeyecek Kadar Ortalama Bir Film!
Simge Üngör Robert Zemeckis’in yeni filmi The Flight’ı yazdı.
-
Cloud Atlas: Bütün Bir Varoluşun Diyalektiği
Simge Üngör, Cloud Atlas’ı farklı yönleriyle değerlendirdi.
-
Amour: Aşk Tanımı
Dokuz günlük Filmekimi’nde sığamayan, biletleri gişe satışının ikinci saatinde tükenen Amour, Altın Palmiyeli “Beyaz Kurdele”den sonra Haneke’nin elinden çıkmış en iyi filmlerden biri.
-
Dark Knight Rises: Son Bir Değerlendirme
Son aylarda üzerine çok yazıp, çizdiğimiz, konuştuğumuz Dark Knight Rises değerlendirmelerini Simge Üngör’ün son bir yazısıyla şimdilik toparlıyoruz.
-
In The Land of Blood And Honey: Savaşın Kadına Ettiği
Angelina Jolie’nin ilk ciddi yönetmenlik denemesini yazarımız Simge Üngör değerlendirdi.
-
The Raven: Poe’ya Ne Oldu?
Simge Üngör The Raven’ı yazdı.
-
Zenne: Bir Başlangıç Filmi
Son dönemde sinemamızdan çıkan cesur ve etkileyici filmlerden Zenne’yi Simge Üngör kaleme aldı.
-
La Piel Que Habito: Uçlardaki Yalın Anlatım
Yazarımız Simge Üngör El Piel Que Habito’nun öyküsünü farklı bir şekilde çözümledi.
-
The Future: Hayatın İçine Sıkıştıysanız Kedi Almanıza Gerek Yok!
“The Future” filminde Miranda July bizi, modern dünyanın yalnızlaştırdığı bir çiftin beraberliklerinin son dönemine götürüyor.
-
Adını “Anadolu Kartalları” Koydum
Anadolu Kartalları, Hakan Evrensel’in kaleminden çıkıp Ömer Vargı’nın kamerasında hayat bulmuş, Hava Kuvvetleri’nin 100. yıldönümü kutlayan bir film. (Aslında filmin eleştirisi sadece bu cümle olabilir)
-
Maymunlar Cehennemi’nin Evrimi
Sinema seyircisinin gönlünde yer etmiş serilerden biri olan Maymunlar Cehennemi bilindiği gibi durmadan tozlu raflardan inip yine yeniden doğan, aslında oldukça yaşlı bir film. Şimdi de son Hollywood modası olan “serinin başına dönelim” tesirinde yeni versiyonuyla görücüye çıktı. Son filme girmeden önce biraz geriye gidelim… The Bridge Over River Kwai’yle de tanıdığımız Pierre Boulle’nin “Planet […]
-
Hanna: Kusurlarıyla Sürükleyici
Ian McEwan’ın romanından uyarlanan “Kefaret” filmi ile dikkatleri üzerine çeken Joe Wright’ın son filmi Hanna sezona hızlı giren filmlerden. Fragmanından yeni bir türe el attığı anlaşılan yönetmenin “aksiyonda neler yapıp ettiği” merak konusu(idi). Hanna, eski bir CIA ajanı olan babası tarafından Finlandiya’nın medeniyete uzak bir köşesinde, acımasız bir katil olarak yetiştirilmiştir. 16 yaşına gelince babası […]
-
Kar Beyaz: Minimalist ve Beyaz bir Film
Sabahattin Ali’nin kısa öyküsü “Ayran”’ın sinema filmine dönüşmüş hali Kar Beyaz minimalist yaklaşımla varlığını sürdüren film furyasının son örneklerinden. Fotoğraf sanatçısı, Selim Güneş’in yönetmenliğinde Kültür Bakanlığı tarafından desteklenmeye değer bulunan 9 projeden biri olan film; Artvin-Şavşat güzergahında ve Şavşat’ın Maden Köyü’nde çekilmiş. Filmin konusu, kocası hapiste olduğu için çocuklarına tek başına bakmak zorunda kalan genç bir […]
-
Zefir: Batıdan Esen Yumuşak Rüzgar
Zefir, Belma Baş’ın 2006’da çektiği Poyraz adlı kısafilminden sonraki ilk uzun metrajlı filmi. Filme adını veren Zefir, mecburen yaz tatilini anneanne ve dedesiyle Karadeniz sırtlarında bir yaylada geçirmekte olan yeni yetme bir kız çocuğu. Bu ‘misafirlik süreci’ aslında onun için -işi gereği- onu bırakıp giden ‘annesini bekleme sürecine’ dönüşüyor. Yeni yaşam biçimine uyum sağlamaya çalışan […]
-
Pina: Kaybolmamak İçin Dans Etmeli
Pina, 2009’da hayatını kaybeden büyük Alman koreograf Pina Bausch’a ithaf edilen uzun metrajlı bir dans gösterisi. Tanztheater Wuppertal Pina Bausch topluluğuyla 3D çekilmiş ‘neredeyse’ belgesel filmde, Pina’nın dansa getirdiği yenilikler, bedensel, görsel ve düşünsel bir şölene dönüşüyor. Filmin yönetmeni Wim Wenders, üçüncü boyutun, filmine kattığı ‘ekstra’ bir şey olmadığını, sadece “Bu dansın, üç boyutlu izlenmesi […]
-
Kaybedenler Kulübü: Niye Kaybettiğini Sor?
Kaybedenler Kulübü, özetle 1994 yılında Kent FM’de haftanın 3 günü, resmi olarak 22:00’de, gerçekte ise Kaan Çaydamlı ve Mete Avunduk’in arzu ettikleri bir saatte başlayan, keyfekeder bir radyo programının (aslında neden 7 sene sürüp bir fenomene dönüştüğünün) hikayesi. Filmin konusu şöyle; ‘Asla okunmayacak’ kitaplar basan bir yayınevinin sahibi olan Kaan (Nejat İşler) ile Kadıköy’de barı […]