Juliette Binoche ve Cannes Film Festivali arasında bir evsahipliği ilişkisi kurmak çok kolay. Binoche hemen her filmiyle mutlaka gösterim şansı yakalarken, filmi olmadığı yıllarda bile farklı filmlerin galalarında bulunmayı, gösterimlere katılmayı, kısacası festivali bir sinefil olarak da değerlendirmeyi çok seviyor. Örneğin resimde kendisini Elia Kazan’la görüyoruz.
1985 yılında Andre Techine’in Rendez-Vous’suyla Cannes’a ayak basan Binoche, farkını sahildeki fotoğraf çekiminde gösterdi. Cannes’ın seksi yıldızlarının plajda yaptıklarının bir parodisini sergiledi. Ancak en az onlar kadar seksi olmayı da başardı.
Julliette Binoche ve Cannes söz konusu olduğunda üçgeni tamamlayan isim de kuşkusuz Michael Haneke… Code Inconnu ve Cache’yle Cannes’a güçlü çıkarmalar yapan ikili, hemen hemen tüm festivallere beraber katılıyorlar. Ortak çalışmalarının galalarında da hep neşeli fotoğraflar veriyorlar.
Michael Haneke, fransız hükümeti tarafından kendisine verilen “The Order of Arts and Letters”ı Cannes kapsamında düzenlenen bir törende alırken yanında Juliette Binoche vardı.
Binoche’un Cannes’la ilgili anıları her zaman mutlu ve neşeli olmadı. Jafar Panahi’yle ilgili “açlık grevi” haberini Abbas Kiorastami ile yaptığı basın toplantısında değerlendirirken, verdiği doğal tepki sinemaseverlerin aklına kazındı.
Ardından bu tepkiyi ödül törenine de taşıdı. Elinde Panahi’nin ismi yazılı küçük karton parçasıyla, söyledikleri ve tavırlarıyla iranlı sinemacıya en büyük desteklerden birini verdi.
Cannes ve Binoche arasındaki büyük bağ, 2010 yılında festivalin afişine de taşındı ve işin doğrusunu söylemek gerekirse, çok da yakıştı.
Cannes’daki uzun serüvenine rağmen ilk kez 2010’da ödüllendirilen Binoche, tıpkı 25 yıl önceki plajdaki genç kızın tavırlarını sergiledi ve ödülle oynamadan edemedi.
Bir cevap yazın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.