Netflix’in ilk orijinal işlerinden biriydi, para için popüler kültür peşinde koşması gerektiğinin daha farkına varmadığı günlerde tanıştık onunla… Bojack Horseman, 6 yıl 6 sezon sonra finalini yakın dönemde yapmış bulunuyor.
Öncelikle Bojack Horseman ne dizisi? Bir animasyon.
Komedi mi? Dram mı? Karamizah mı? Aslında hepsini içinde bulunduruyordu. Misal her sahnede arka planda bir espri ararsanız bulursunuz. Arayıp buluyorduk harbiden. Fakat bu animasyona komedi ağırlıklı demek, pek de anlamadığınızı gösterir. Gerçi bu dizinin derinliğini anlamayan çok şey kaybetmiştir, anlayanlar ise daha çok şey…
Karakter gelişimleri, “Bakın efendim. Ben bu dizi/filmden anlıyorum” diyebilen insanların kesinlikle bakması gereken bir standart.
Şöyle bir inceleyelim;
Diane Nguyen: Kilo aldı, çok sevdi, tutkusunun peşinde koştu. Beceremedi. Farklı coğrafyalarda dolaştı. Her coğrafyanın ona bir karakter kattığını öğrendi. Bir de tutkuların aslında neyde iyiysen onu yapman olduğunu.
Princess Carolyn: Sorumluluk için doğmuş bir iş kadınının bile zorlanabileceğini bize gösterdi. Örnekti, yardımseverdi. Bojack’in yanından hiç ayrılmadı. Hayatının en güzel yaşlarını bir kaç seneyle sınırlandırmamayı öğrendi.
Mr. Peanutbutter!: “What! Is this a crossover episode?” demedi bayağıdır. Bunu özleyeceğiz. Tam bir winner karakter. Yaşıyor bu hayatı. Biz ondan pozitifliği öğrenelim yeter. (Bende dövmesi var, valla güzel duruyor)
Todd Chavez: Şey…Öğrenememeyi öğrendi. Şaka, artık asalak yaşamıyor en azından. Ayrıca bizce gerçekten zeki.
Ve Bojack Horseman: Döndük başa. Hepimizin içinde yaşıyor bu at. Ailesi ondan nefret ediyor, en ufak hatasında tüm Holywoo dahil, kimse yüzüne bile bakmıyor. Kaybetmek en çok ona yakışıyor. Tüm bu medya sektörü saçmalığında sadece kendi istekleri doğrultusunda sürükleniyor. Takıntıları var, takıntılı sevdikleri. Ünlü de olsa, eski de olsa, göbeği de olsa yanında birilerini istiyor. Hepimiz gibi…
Bağımlılıktan azimle kurtulmayı ya da bağlanabilmeyi öğrendik onunla. Eski ünlü, playboy atımız etrafındakilere değer verdi. Bomboş yaşamadı. Sevdiği işi geç de olsa buldu mesela. Bu sefer yine de onu belalar yalnız bırakmadı. Hatalarından pişman oldu. Çok üzüldük, bölüm sonlarında nefes darlıkları bile çektik. Ama onu çok sevdik! Ne çektin be Bojack!
”Gördün mü Sarah Lynn, lanetli değiliz. Hepimiz bir gün unutulacak olan küçücük zerreleriz. Geçmişte ne yaptığımız, nasıl hatırlanacağımız önemli değil. Önemli olan tek şey şimdi, şu an birlikte paylaştığımız bu tek muhteşem an. Değil mi Sarah Lynn?”
Bir cevap yazın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.