Category: seçki

  • Alan Ball: Rahatsız Ediciliğin Cazibesi

    Yazarımız Suat Demirel, farklı işleriyle tanıdığımız Alan Ball’ı ismine yakışan şekilde farklı bir yöntemle değerlendirdi: – Alan Ball da kimin nesi? Alan Ball ile tanışmamız aslında çok eskilere dayanmıyor. Onun ismini bu kadar bilindik yapan yazdığı ilk uzun metrajlı senaryosu ile Oscar aldığı American Beauty (Amerikan Güzeli – 1999) filmi. Ondan önce birkaç dizide birkaç […]

  • Fırtına Sonrası Kuru Gürültü!

    Elimizde T ile başlayan iki film var. Ortak özellikleri bununla da sınırlı kalmıyor. İkisi de bilimkurgu, ikisi de devam filmi, ikisi de teknolojiyi çıkış noktası yapıyorlar. Ve maalesef ikisi de sinematik açıdan fena halde çuvalladı. Yaz piyasasının gişe canavarı filmleri olması hedeflenen ama fan canavarına dönen filmleri bunlar; Terminator: Salvation ve Transformers: Revenge of the […]

  • Görsel Devrim Yaklaşıyor!!

    Çekimleri ve post prodüksiyon çalışmaları devam eden iki önemli yönetmenin iki ayrı filmi büyük bir ihtimalle aynı kaderi paylaşacaklar. James Cameron’un Avatar’ı ve Tim Burton’ın “Alice in Wonderland”i çekimlerini izleyenler ve iki yönetmenin stüdyo yöneticilerine yaptıkları özel gösterimlerde yer alanlar aynı cümleyi tekrarlıyorlar: “Sinema tarihi değişmek üzere!” James Cameron, yeni filminde 3D CGI’ın (Bilgisayar destekli […]

  • Türk Sineması’nda Sezonun Ardından…

    Mayıs ayının bitmesiyle birlikte, türk sineması adına sezonun da bittiğini söyleyebiliriz. Malum, bizdeki sinema sezonu, bir okul dönemi gibi genellikle eylülde başlar, yaz başladığında da biter. Bakınız.com’da 2008 yılına dair genel bir değerlendirme yaparken sinema iletişimcisi sevgili Nizam Eren’in titiz çalışmasına ve benim de toparladığım bazı bilgilere yer vermek istiyorum. Benim çalışmam, diğerlerinden farklı olarak, […]

  • Harmony Korine: Armonisi İçinde Saklı

    Larry Clark’ın New York sokaklarında keşfettiği Harmony Korine’ın dogma denilen neo modern sinema akımına katılacağı, tahmin edilmeyecek bir şey değildi. Kaliforniya’nın Bolinas şehrinde doğan Korine, kendisi gibi cins adlı olan PBS kanalının belgesel yapımcısı babası ve ev hanımı annesiyle standart bir amerikan çekirdek ailesinin içinde büyüdü. Değişik zevkler ve tatlar arayışı içindeki hayatı, ailesi ile […]

  • Cannes’a Merhaba!

    Cannes Film Festivali bu yıl 13-24 Mayıs tarihleri arasında tüm sinema dünyasının ilgisini üzerinde toplayacak. Biz de Avrupa ve bağımsız sinemanın olimpiyatı sayılabilecek bu festivali özel haberler ve değerlendirmelerle bakiniz.com okurlarına taşımaya çalışacağız. İlk değerlendirmemizde Cannes’daki genel görüntüyü ve programın açıklanmasıyla oluşan bazı sayıları aktaracağız. Cannes’da geçtiğimiz yıl Romanya’nın yakaladığı çıkışı, bu yıl Estonya sineması […]

  • Devrim Arabaları Yeniden Vizyonda

    Gördüğü yoğun ilgi üzerine 1 mayısta yeniden gösterime girecek olan “Devrim Arabaları”nı ilk gösterimi süresince bakınız.com olarak ayrıntılı bir şekilde incelemiştik. Filmin yeniden gösterimi nedeniyle biz de yazarımız Yelda Aytuğar tarafından gerçekleştirilen röportaj ve incelemeleri tekrar yayınlamaya karar verdik. Devrim arabası deyince akıllara benzini olmadığı için yolda kalan ilk türk otomobili ve üretimini yaptıran isim Cemal […]

  • Mini Festival Rehberi

    İstanbul Film Festivali iki hafta boyunca, yine İstanbullu sinemaseverleri bir araya toplayan, en klasik deyimiyle onları dünyalarından koparıp ama aynı zamanda önlerinde yepyeni dünyalar açan bir etkinlik olarak hayatımıza girdi. Hepimizin toplandığı etkinliğin ismi aynı olsa da, herkesin festivali farklı bize göre… Seçtiğiniz filmler ve yönetmenler, takip ettiğiniz bölümler kendi festival öykünüzü oluşturacak. Özellikle festivale […]

  • 28. İstanbul Film Festivali’ne Doğru

    Her yıl İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı(İKSV)’nın katkılarıyla hazırlanan, 28. İstanbul Uluslarası Film Festivali 4 nisanda başlıyor. Nisan ayını bir tür realist sıkıntılardan kaçış noktası, rüya görme kiosku ya da klasik tabirle görsel şölene çeviren cânım festival, gece gündüz hayal görmek isteyenlere kapılarını açıyor. İstanbul’un yedi farklı sinemasında gösterilecek olan filmleri izleyen sinema fanatiklerinin, her […]

  • Stanley Kubrick!

    Stanley Kubrick!

    Çoğumuza sinema aşkını tanıtan, hayata dair yol gösteren önemli yönetmenlerden biri Stanley Kubrick. Çok önemli biri. Sinema için, dünya için, bizim için önemli. On yıl önce vefat eden Kubrick’i hatırlamanın en iyi yolu elbette filmlerini yeniden seyretmektir. Zaten sinema külliyen böyledir ya, platform itibarıyla iş edindiğimiz mesele de okuyucuda bir filmi seyretme ya da yeniden […]

  • Kubrick’in Bitmeyen Senfonileri

    Her yazarın, yönetmenin, bestecinin kısacası sanatçının hayatında ‘bitmemiş, hayal edilmiş, üzerinde çalışılmış’ ama hiç başlanamamış, yarım kalmış eserler vardır.Konu Kubrick olunca durum biraz daha farklı… Hem ustanın zamansız ölümü, hem de giriştiği her projenin hakkını vermesi nedeniyle insanlar sinema tarihinin en büyük beyinlerinden birinin içinden neler geçtiğini hep merak etti. Ölümünden bugüne kadar geçen 10 […]

  • Clockwork Orange

    1971 yapım Otomatik Portakal Kubrick’in belki de en katmanlı filmidir. Kamuda rahatsızlık ve dolayımlı olarak tartışma yaratacak malzemenin kokusunu çok iyi alan Kubrick Usta Burgess’in 1961de yazmış olduğu romanda neyi yapamadığını, hangi adımı atamadığını hemen tespit edip işe koyulmuş. Benim için sinema tarihinin en kıymetli filmlerinden biri olan Clockwork Orange pekçok farklı açıdan ele alınabilir; […]

  • Bir Miti Kurcalamak

    mit isim Fransızca mythe 1 . Geleneksel olarak yayılan veya toplumun hayal gücü etkisiyle biçim değiştiren alegorik bir anlatımı olan halk hikâyesi, mitos. 2 . Mecaz Efsaneleşen kavram veya kişi. Türk Dil Kurumu’nun mit sözcüğünün karşısına yazdığı açıklamalar bunlar. Ancak ben en doğru açıklamanın amerikalı yazar James Feibleman’dan geldiğini düşünüyorum: “Mit, artık kimsenin inanmadığı dinlere […]

  • Kubrick Notları

    Filmlerinden bazı replikler “You’d be killing a horse – that’s not first degree murder, in fact it’s not murder at all, in fact I don’t know what it is” – “Bir atı öldürüyor olabilirdin – bu birinci dereceden bir cinayet sayılmaz, aslında cinayet de sayılmaz, aslında ne sayıldığını ben de bilmiyorum.” The Killing – 1956 […]

  • Stanley

    Ona Stanley demek hoşuma gidiyor. Yaramaz bir çocuk ismi gibi. Sinemaya olan tutkusu çocuksu bir merakı andırıyor. Belgesel çekiyor, savaş filmleri yapıyor, bilimkurgu çekiyor, gerilim filmi çekiyor, karamizahın daniskasını yapıyor. Evin bütün dolaplarına girip, annesinin ondan sakladığı bütün şekerleri bulmak istiyor. Altından girip, üstünden çıkıyor. Ebeveynlerinin korkulu rüyası şekerleme canavarı bir kerata. Bana Vladimir Nabokov’u […]

  • Bilet Fiyatları ve Bıktıran Reklam Süreleri

    Sinemada film izleme adabının artık yer ile yeksan olduğunu dile getirdiğimiz yazımızda başka bir konu hakkında da yazacağımıza söz vermiştik; sinema bilet fiyatları. Özellikle büyük şehirlerdeki sinema bilet fiyatları son zamanlarda oldukça yüksek rakamlara ulaştı. Geçmişte haftasonu harçlığının bir kısmı ile bir ortaokul öğrencisi rahatlıkla sinemaya gidebilirken şu anda çalışan çiftler bile “bu filmi sinemada […]

  • Tek Cümleyle Harika Bir Fikir

    Öykü, roman, deneme, senaryo… Yazının türü ne olursa olsun ilk cümle hayatidir. Bu yazıda bile ana sayfada sadece ilk cümleler gözükecek ve eğer tam şu sıralar merak uyandırıcı bir şey söyleyemezsem, belki de yazının okunma oranı az olacak. Açıkçası tam olarak şu son kelimelerle birlikte treni kaçırdım. Artık yazının içine girmiş bulunduk, ileriki denemelerde yazılara […]

  • Daha da Sinemaya Gelmem

    Seksenli yılların başında doğduğum için Türkiye’de sinema ile televizyon kültürünün ilk kesiştiği dönemlere şahit olabilmiş bir neslin üyesiyim. O dönemlerde bu iki kavram henüz birbirine karışmamıştı ama ilişkiye girmeye başlamışlardı. Örneğin televizyonda bir film yayınlanacağı zaman “Televizyonda Sinema” adı altında yayınlanırdı. Film izlenmeye değer bulunduysa, başlama saati öncesi mısır patlatılır -ya da duruma göre çay […]

  • Berlinale’den İzlenimler

    59 yaşına giren Berlin Uluslararası Film Festivali, 2009’da da rekor bir seyirci kitlesine ulaştı, sinemanın en önemli yaratıcılarını bir araya getirdi ve iki hafta boyunca dünya sinema gündeminin odak noktasına oturdu. Festivali yerinde izleyemesek de görüşlerine çok güvendiğimiz haber kaynaklarımızdan sizler için kısa bir değerlendirme ortaya çıkardık. ÖNE ÇIKANLAR Sinematik globalizm: Genelde tüm uluslararası festivaller […]

  • İmgelerin Globalleşmesi: Zamanın Garip Ruhu

    Son dönemde öne çıkan kaynağı belirsiz internet belgesellerini  (Loose Change, Zeitgeist, vs.) övenlerin, arkadaşlarına “mutlaka izle” diye anlatanların yüzlerinde hep aynı ifadeyi ve ısrarlarında hep aynı tavrı görüyorum. Aslında tasvir etmek zor ama şöyle anlatayım: “Çok güzel bir bilim-kurgu ya da fantastik filmin başından yeni kalkmış, şaşkınlığını üzerinden atamamış, bundan sonra hayatının bir köşesinde hep o filmi […]