Her Güne 1 Yerli 1 Yabancı Film önerilerimizde, diyaloglara ve karakterlerin duygu durumlarına bağlı iki film Ana Yurdu ve The Sunset Limited var.
Yerli Film Önerisi: Ana Yurdu
2015 yapımı, dram türündeki filmin senaryosunu ve yönetmenliğini Senem Tüzen üstleniyor. Filmin başrollerinde; Esra Bezen Bilgin, Nihal Koldaş ve Semih Aydın yer alıyor.
Nesrin yoğun stres yaşadığı bir boşanmanın ardından, evinden ve İstanbul’dan ayrılır. Babaannesinden miras Anadolu’daki köy evinin yolunu tutar. Amacı ilk romanını yazmaktır. Annesinin sürpriz ziyareti planlarında yoktur. İki kadın konuşmaya başlarlar ve aralarındaki ilişkiyi izlemeye başlarız.
Anne-kız arasındaki sevgi ve nefret ilişkisi o kadar sade ve doğal bir biçimde işlenmiş ki, film izleyicide gerçekmiş hissi uyandırıyor.
Ana Yurdu, bir yandan anne ve kız arasındaki ilişkiyi bizlere aktarırken, bir yandan da köydeki kadınlar ve onların günlük yaşamlarına odaklanıyor. Köydeki kadınların aralarında yaptığı sohbetler; dedikodu, inanç ve nasihatler ile bezenmiş bir öykü izliyoruz. Amatör oyunculuklar o kadar harika ve yaşamın içinden ki yönetmeni oyuncu yönetme konusunda ayrıca tebrik etmek gerekiyor.
Film üzerinden birçok sembolik anlatıma ulaşılabilir. Yönetmen, kadın ve erkeğin toplumdaki yeri, inancın hayattaki önemi gibi birçok toplumsal konuyu merkezine almadan, onlardan faydalanarak hikayesini anlatma yöntemini seçiyor.
Duygu sömürüsüne kapılmadan hikayeyi anlatabilmek çok önem taşıyor. Başarılı sinematografi ve oyunculuklarıyla son yılların en iyi Türk filmlerinden biri olmayı başarıyor.
Yabancı Film Önerisi: The Sunset Limited
2011 yapımı filmde usta aktör Tommy Lee Jones’u yönetmenlik kolduğunda görüyoruz. Başrollerde yine kendisi ve Samuel L. Jackson var.
Köhne bir dairede biri beyaz, diğeri siyah olan iki adam karşılıklı otururlar ve konuşmaya başlarlar. İsimsiz karakterlerimiz konuşmaya başladıklarında beyaz adamın ateist bir profesör olduğunu ve metro istasyonunda intihara kalkıştığını, dindar siyahinin de onu kurtardığını ve evine davet ettiğini anlarız. Tanrı’nın kendisini özel olarak görevlendirdiğine inanan siyah adam, profesörün koruyucu melekliğine soyunup, onu bu girişimden vazgeçirmeye çalışır.
Tek mekânda geçen film, diyaloglarıyla ve oyunculuklarıyla hayatın anlamını bizlere sorgulatıyor.
Film, herhangi bir taraf tutmadan hikayesini anlatıyor. Biri diğerine hiçbir fikrini dayatmadan, gayet medeni bir biçimde fikirlerini çarpıştırıyorlar. Son yılların en ilginç sinema deneyimlerinden biri olduğunu söyleyebiliriz.
Keyifli seyirler dilerim.
Bir cevap yazın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.