Her Güne 1 Yerli 1 Yabancı Film köşemizde hikayelerini ilişkiler üzerine kuran iki film, Saf ve The Broken Circle BreakDown var.
Yerli Film Önerisi: Saf
2018 yapımı dram türündeki filmin senaristliğini ve yönetmenliğini Ali Vatansever üstleniyor. Filmin oyuncu kadrosunda; Erol Afşin, Saadet Işıl Aksoy ve Onur Buldu yer alıyor.
Fikirtepe’de bir gecekondu mahallesinde yaşayan Kamil ile Remziye’nin mahallede kentsel dönüşüm söylentileri ortaya çıkınca yaşamlarında değişim başlar. Saf ve naif bir insan olan Kamil, yan mahalledeki inşaatlarda çalışmaya başlar. Bu projeye mahallede yaşayanlar büyük tepki gösterir. Bu tepkiler ve iş yerinde artan baskılar, Kamil’iı psikolojisinde farklılıklar yaratmaya başlar. Remziye de bu değişimden payını alır.
Kâmil ve Remziye, zorluklarla, fakirlikle uğraşırken, üstüne bir de kentsel dönüşüm sorunu ile karşılaşınca hem ilişkileri hem de kişilikleri bir dönüşüme uğrar. Ağır temposuna rağmen izleyiciyi sıkmayan bir anlatım diline sahip olmasından ötürü yönetmeni tebrik etmek gerekiyor.
Sade oyunculuklar, bol inşaat gürültüsü ve karanlık bir atmosferde işlenen film, anlatmak istediğini, vermek istediği mesajı yalın bir anlatımla veriyor. Bu anlatımda da karakterlerin kendi çıkarları için nasıl da bencilce davranabileceklerini gösteriyor.
Saadet Işıl Aksoy’a ayrı bir parantez açmamız gerektiğini düşünüyorum. Aksoy’un, hem ana akım işlerde hem de Saf, Yumurta ve Görülmüştür gibi festival filmlerinde yer alması kendisini farklı bir yere konumluyor. Neredeyse her filminde harika bir performans sergiliyor olması belki de daha önemli. Henüz 36 yaşında olan Aksoy’u umarım bir gün Nuri Bilge Ceylan sinemasında da görebiliriz.
El Yazısı filminin ardından ikinci uzun metrajlı filmini çeken Ali Vatansever, sinema adına umut veriyor.
Yabancı Film Önerisi: The Broken Circle BreakDown
Türkçeye Kırık Çember adıyla çevrilen, 2012 Belçika yapımı drama filminin yönetmenliğini Felix Van Groeningen üstlendi. Filmin başrollerinde; Veerle Baetens ve Johan Heldenbergh yer alıyor.
Elise ve Didier farklı iki insan olmalarına rağmen birbirlerini gördükleri ilk anda aşık olurlar. Elise, hareketli, konuşkan ve zaman zaman çılgınlıklar yapmayı seven bir kadındır. Didier ise daha içine kapanık, yalnız bir sımfıyru. Elise dövmecilikle hayatını kazanır. İnançlı bir karakterdir. Didier ise rasyonelist bir atesitir. Bu iki farklı karakterin birbirlerini tamamlamasını izlerken küçük kızları Maybell’in bir hastalığın pençesine düşmesi, hem aileyi, hem de izleyen bizleri darmadağın ediyor.
Farklı hayat görüşlerine sahip iki karakterin, aşklarını bizlere anlatan film, değişen durumlar sonucu karakterlerimizin değişimini ve dönüşümünü gözler önüne seriyor. Film anlatım diliyle, akıcılığıyla ve özellikle müzikleri ile izleyiciyi alıp götürüyor.
Hayatın anlamsızlığını ve kötülüğünü çarpıcı bir dille ve gerçekçi bir biçimde aktarmayı ustalıkla başarıyor. Bazı bünyelerde, depresif bir ruh haline girilmesini neden olabilecek bu filmi özellikle çiftlere öneriyoruz.
Keyifli seyirler dilerim.
Bir cevap yazın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.