Kyle XY: Yüzde Yüz Beyin

Bakınız için yazan: Utku Kartal

” Çocuk bezleri pahalı olduğu için 16 yaşına kadar doğmayan çocuğun hazin öyküsü”

“Biliyor musun; insan, beyninin sadece yüzde x’ini kullanabiliyormuş” (bu x kişiden kişiye değişmektedir) geyiği her zaman revaçta olan geyiklerdendir. Bu konuşmanın sonunda da herkes “neler yapardık ya eğer %100ünü kullanabilseydik?” diye kafasında kurar. Hatta bu muhabbet sadece ülkemizde yapılmamaktadır. En az bizim kadar geyikçi olduklarına inandığım ecnebi kesim de bu konuda epeyce kafa yormaktadır. Bunun dışında tanrının insanlığa hem nimeti hem de laneti olan Hollywood başta olmak üzere, sinema sektörünün tamamı arada sırada bu konu üzerinde durmaktadır. 1996 yapımı John Travolta abimizin oynadığı Phenomenon adlı film, bu konunun en iyi örneklerinden birisidir. Başlıkta bahsi geçen Kyle kardeşimiz de böyle bi konunun tam ortasındaki esas oğlandır.

Dizi ormanın ortasında çırılçıplak yatan 16-17 yaşlarında bir çocuğun ormandan şehre doğru uygun adım yürümesiyle başlıyor. Şehre o halde inince, haliyle polisler etrafını çeviriyor ve apar topar hapishaneye götürüyorlar. Çocuğun tuhaf davranışları yüzünden psikolojik destek almasına karar veriliyor ve Nicole Trager denen psikolog çağrılıyor. Nicole Trager bu çocukta tuhaf bir şeyler olduğunu farkedip onun tedavisini tamamen üzerine alarak çocuğu evine getiriyor. Daha sonra da Nicole Trager çocuğa kardeşini anımsattığı için Kyle adını veriyor ve olaylar gelişiyor.

Dizimizin kahramanı Kyle ergenlik çağında doğmuş bir velet. Zaten etrafa sürekli aptal aptal bakmasından, ilk bölümlerde doğru düzgün cümle bile kuramamasından anlıyoruz bu durumu. Ancak Kyle’ın durumu çok farklıdır çünkü kendisi bu yaşına kadar laboratuarda bir küvetin içinde yetiştirilmiş, böylece beyninin bizim gibi %3ünü %5ini falan değil, oturup zaman zaman hayal ettiğimiz gibi %100ünü kullanmaktadır.

Kyle zamanla yeni şeyler öğrenmekte, öğrendiği her şeyde ustalaşmakta, yani tam anlamıyla bir bebeğin çocuk olma, genç olma evresini 16 yaşından sonra yaşamaktadır. Zamanla Trager ailesini de kendi ailesi olarak görmeye başlar ama Kyle’ın yaratıcıları peşini bir türlü bırakmaz. Dost mudur düşman mıdır bilinmeyen bir sürü insan peşine düşecek, Kyle bir yandan tam anlamıyla yaşamayı öğrenirken bir yandan da geçmişini, nereden gelip nereye gideceğini öğrenmeye çalışacaktır.

[dailymotion x2gfx8_kyle-xy-trailer-saison-1_events]

Dizi, seyircisinin merakını sürekli ayakta tutarak gayet güzel bir şekilde devam ediyor. Her ne kadar çocupa bakıp “ya yine mi süper kahraman tarzı bir dizi” deseniz de, ilerleyen zamanda konunun gayet özgün olduğunu görüyorsunuz.

Zaten dizinin yaratıcıları Eric Bress ile J. Mackye Gruber, 2004 yapımı The Butterfly Effect filmiyle rüştlerini ispatlamışlardı. Butterfly Effect filmini, seriye çevrilmek üzere ticari sirkülasyona bırakıp bu diziye girişen ikili burada da oldukça sıkı bir iş başardılar.

Dizi şu anda 3. sezonda ama maddi problemlerden dolayı yayından kaldırılması gibi söylentiler dolaşıyor. Yine de dizinin buraya kadar getirdiği konusu, insanı sıkmayan ve illa ki bir sonraki bölümü merak etmemizi sağlayan temposu, Kyle’ın büyümesi, aşık olması, hayatı öğrenmesi yaşadığı sorunlar kısacası her şey bizim gibi beyninin sadece %5ini kullanan kesim için çok iyi bir koltuğa çivilenme sebebi… yeni çıkan diziler arasından sessiz sedasız yoluna ilerleyen Kyle XY, kesinlikle denemeye değer.