Tolga Karaçelik Röportajı

Dünyada her sinemacı ayrı bir dil konuşur, seyircisiyle farklı bir lisan üzerinden iletişim kurar. Sinemanın temel doğruları, yazılmamış belirli kuralları bulunsa da, yedinci sanatın dünyada bu kadar ilgi görmesinin önemli nedenlerinden biri izleyici ve sinemacı arasında “Yeni bir lisan öğrenme, kendinden farklı insanlarla iletişim kurma heyecanı”nın hep tazeliğini korumasıdır. Her yönetmen sinemaya başladığı ilk günden itibaren kendi alfabesini oluşturur. Sinemasının imla kurallarını kendisi koyar. Her yönetmen yeni bir dil yaratır. Ve o dille beraber seyircisiyle iletişim kurmaya başlar. İki taraf içinde zahmetli olsa da heyecanlı ve zevkli bir süreçtir yaşanan. Tolga Karaçelik de Gişe Memuru ile birlikte kendi yarattığı dili bizimle paylaşmaya başladı. Oluşturduğu hem modern, hem kadim dil, dinlemeyi, öğrenmeyi seven sinemaseverler için mutluluk ve cesaret verici. Sineması insanı merak etmeye, öğrenmeye, yaşamı ve sinemayı farklı gözlerle görmeye ısrar etmeden zorluyor.

Palto Film Günleri’nde kendisine mikrofon uzattığımızda, kameranın arkasından kameranın önüne aldığımızda kendisini ve bu dili anlattı. Sinemamızın yaşadığı zorluklardan, dağıtım sorunlarından bahsetti.

Gişe Memuru’ndan sonra ikinci kez geldiği Palto Film Günleri’nde Eskişehir seyircisinin soğuk havadaki sıcaklığı onu da içine aldı. Festivalde “Gişe Memuru” olarak bilet bile sattı…

Kendisiyle henüz tanışmadıysanız Tolga Karaçelik’in sinema dilini bu röportajdan alacağınız ipuçlarıyla öğrenmeye başlamanızı öneriyoruz. Sonuçta bir lisan, bir insan…


Yayımlandı

kategorisi

yazarı: