United Passions: #FifaGoHome


“Pelé” belgeselinin bu Dünya Kupası’na yetiştirilmesi ve sinematik açıdan organizasyona damga vurması bekleniyordu. Fakat Jeff – Michael Zimbalist imzalı projede bazı sıkıntılar yaşanınca filmin görücüye çıkma tarihi ertelendi. Şu an için ABD vizyon tarihi 5 Aralık olarak görünüyor. Ve iyi ki ertelenmiş! Zaten halkın istemediği ve büyük protestolara sahne olan bir turnuvada, La Canarinha’nın hakem desteğiyle ite-kaka (ki kadroya alınmayan Kaká tribünde hüzünlü gözlerle maçları izliyordu) yarı finale ulaştıktan sonra yaşadığı hezimetin de ardından kimse Pelé’yle uğraşmazdı. Film araya kaynardı.

Pelé’nin yokluğunda, sahne Mediapro’nun “Messi” belgeseline kaldı. Senaryosunu Jorge Valdano’nun yazdığı, büyük başGan Álex de la Iglesia’nın yönettiği belgesel – izleyenlerin yalancısıyız ama fragman da o izlenimi veriyor – mükemmel olmuş!

Fakat konumuz ne Pele ne de Messi. Konumuz Joseph ‘Sepp’ Blatter! Bir film var. Adı “United Passions”. Bu yılki Cannes Film Festivali’nde Blatter’in de katıldığı bir galayla izleyicinin beğenisine sunuldu. Film, bir FIFA tarihçesi niteliğinde. Daha doğrusu, 16 milyonunu FIFA’nın bastırdığı 19 milyon pound’luk bütçesiyle bir ‘FIFA virali’ niteliğinde! Bazı kaynaklar bütçenin daha düşük (10 milyon pound civarında) olduğunu söylüyor ama biz faniler için o da az para değil… Great Gatsby’nin özel efekt kullanımıyla yarışan şu görüntüler, çarçur edilen paranın boyutunu hakkında fikir verebilir:

FIFA’yı kuruluşundan alıp Blatter’li yıllara kadar getiren filmde Jules Rimet’yi Gerard Depardieu, Joao Havelange’ı Sam Neill ve Bay Blatter’i – sıkı durun(!) – Tim Roth canlandırıyor. Tahmin edileceği gibi, futbol dünyasının en önemli yönetim organı FIFA’yı yıllardır sarsan, bazı sponsorlarını bile kaybetmenin eşiğine getiren yolsuzluk ve rüşvet skandallarından hiç bahsedilmiyor. Hayatını “güzel oyun”a adamış, “futbol dilencisi” bir Blatter portresi çiziliyor.
FIFA’nın kendini ifade etmek için bu kadar para bayılmaya ve kurgusal bir sinema evreni yaratma çabasına girişmeye ihtiyacı var mıydı bilinmez ama bu da fragmanı: